
- ANA SAYFA
- ARAŞTIRMA MERKEZLERİ
- MAM
- YUVARLAK MASA TOPLANTILARI
- [TOPLANTI DİZİLERİ]
- Seyyid Şerîf Cürcânî’de Nefsin Mahiyeti ve Bilgi Teorisi
MAM YUVARLAK MASA TOPLANTILARI
Seyyid Şerîf Cürcânî’de Nefsin Mahiyeti ve Bilgi Teorisi
Muhammet Ali Koca
12 Nisan 2025 Cumartesi 15:30 Salon: KIRMIZI SALON
"İslam Felsefesi Konuşmaları" serisinin on üçüncü oturumunda Muhammet Ali Koca ile "Seyyid Şerîf Cürcânî’de Nefsin Mahiyeti ve Bilgi Teorisi" başlıklı tezi üzerine konuşacağız.
Bu sunumda müteahhir dönemde kelâm geleneği içerisinde değişen nefis teorisinin -yani mücerret nefis teorisini kabulün- bilginin mahiyetinden duyu idraklerine, oradan da aklî idrake kadar kelâmın bilgi teorisinde meydana getirdiği kapsamlı dönüşüm ele alınacaktır. Özellikle Fahreddin er-Râzî’nin Meşşâî geleneğin mücerret nefis teorisine ve onun etkisinde gelişen bilgi teorisine yönelttiği iç ve dış tenkitler sadece Meşşâî filozofların hesaplaşması gereken yeni meydan okumalar doğurmamıştır, aksine müteahhir dönemde mücerret nefis teorisini kabul eden kelâmcıların da cevap vermesi gereken yeni zorluklar çıkarmıştır. Öyle ki Fahreddin er-Râzî sonrası kelâm ve felsefe geleneğini onun söz konusu tenkitlerinin muhasebesi/muhakemesi olarak okumak yanlış olmayacaktır. Söz konusu muhasebenin/muhakemenin kapsamlı ve sistematik bir sunumunu yapabilmek için Fahreddin er-Râzî’nin meydan okumaları karşısında en yetkin ve kalıcı hesaplaşmayı yapması nedeniyle Seyyid Şerîf el-Cürcânî merkeze alınacaktır. Farklı bir metafizik sistem içerisinde üretilen mücerret nefis teorisinin ve onun güdümünde şekillenen bilgi teorisinin müteahhir kelâmcılar tarafından kelâmî ilkelerle nasıl dönüştürüldüğü ve onların bu teorileri nasıl kendi düşünce sistemlerinin bir parçası haline getirdikleri gösterilmeye çalışılacaktır. Seyyid Şerîf gibi müteahhir kelâmcılar bu teorileri sadece kendi kelâmî ilkeleri üzerinden yeniden yorumlamakla kalmamış, aynı zamanda Fahreddin er-Râzî’nin meydan okumalarına cevap verebilme adına yapısal dönüşümlere de uğratmışlardır. Hatta bazen bilgi teorisinin alt meselelerinde meydana getirdikleri dönüşümler, Meşşâî filozofların o meselelerle ilgili ürettikleri teorilerden farklı bir tür olmayı hak edecek seviyeye dahi ulaştığı söylenebilir. Bu itibarla bu sunumda Seyyid Şerîf gibi müteahhir kelâmcıların mücerret nefis teorisini kabul etmesinin ve sonrasında sahip oldukları bilgi teorisini onunla uyumlu hale getirmelerinin onlarda kimlik kaybına veya kimlik çokluğuna neden olmadığı ortaya konmaya çalışılacaktır.
Kısa Biyografi
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden (2011) mezun oldu. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Müteahhirûn Dönemi Eş‘ariyye Kelâmında Ma‘dûmun Şeyiyyeti ve Mâhiyetlerin Yaratılmışlığı Problemi” başlıklı teziyle yüksek lisansını (2013) tamamladı. 2016-2017 yılları arasında Kanada’da McGill Üniversitesi’nde araştırmalarda bulundu. İslam Araştırmaları Merkezi’de 2012-2023 yılları arasında Araştırmacı Yetiştirme Programı’nda (AYP) yer aldı. İstanbul 29 Mayıs Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Seyyid Şerîf Cürcânî’de Nefsin Mahiyeti ve Bilgi Teorisi” başlıklı teziyle doktorasını (2023) tamamladı. Hâlihazırda Yalova Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’nde Dr. Öğr. Üyesi olarak görev yapmaktadır. Çalışmaları kelâm epistemolojisi, kelâm ontolojisi ve klasik mantık üzerinde yoğunlaşmıştır.
SEMİNERLER
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ