- الصفحة الرئيسية
- المنشورات
- BULLETIN ARCHIVE
- Issue 79 Year: 2012
- Aile Şirketlerinde Kurumsal Yönetim ve Markalaşma
Aile Şirketlerinde Kurumsal Yönetim ve Markalaşma
Ahmet Said Kavurmacı
16 Haziran 2012
Değerlendirme: Melih Torlak
“Etkin Yönetim Söyleşileri”nin yirmi birincisinde Aydınlı Grup Yürütme Kurulu Başkanı Ahmet Said Kavurmacı’yı misafir ederek aile şirketlerinde kurumsal yönetim ve markalaşma üzerine konuştuk. Kısa bir tanıtımdan sonra Ahmet Bey, şirket kurucusu Mustafa Kavurmacı’nın hayat hikayesinden kesitler paylaştı. Aydın’ın Karacasu ilçesinde dünyaya gelen Mustafa Bey, İstanbul Üniversite İktisat Fakültesi’nde okumuş ve Sabahattin Zaim Hoca’nın nasihati üzerine ticari hayata yönlenmiş. 1965’te Fatih’te 50 m2lik bir dükkanda ticarete başlayan Mustafa Bey, insanlara nasıl faydalı olabilirim düşüncesiyle hareket etmiş. Şimdilerde ise Aydınlı Grup bünyesinde Pierre Cardin, U.S. Polo ve Cacharel gibi büyük markaların distribütörlüğü yürütülüyor.
Mustafa Bey’in tutumu ve büyüklerin sözlerinden hareketle Aydınlı Grup içerisinde temel değerlerin oluşturulduğunu söyleyen Kavurmacı, idarecilerin ciddiyet ve şefkat sahibi olması gerektiğine vurgu yaptı. Hakiki lider, Kavurmacı’ya göre, tek başına yol yürüyen değil, beraberindeki insanlarla mesafe kat eden, arkasında bulunanları yüce ve yüksek bir hedefe yönlendiren kişidir.
Şirketlerin en büyük sorunlarından biri olan gıybet konusuna karşı topyekûn savaş açtıklarını söyleyen Kavurmacı, Hz. Muhammed’in “Gıybetten sakının! Çünkü gıybet zinadan daha şiddetlidir. Kişi zina eder, sonra tövbe ederse, Allah onun tövbesini kabul buyurur. Ancak gıybet eden, gıybet edilen affetmedikçe, mağfiret olunmaz” hadisini aktardı.
Aile şirketi olarak kurulan Aydınlı Grup’ta hâlihazırda yerli-yabancı toplam 3000 kişi çalışıyor. Kavurmacı, dil-din-ırk ayrımı yapmaksızın herkesi kapsayacak, yaşanabilir temel değerler oluşturduklarını, en üstteki yöneticiden en alttaki çalışana kadar herkesin bu değerlere uymak zorunda olduğunu söyledi.
Kavurmacı, Aydınlı Grup’un temel değerleri olarak şunları sıraladı: (i)Adil, dürüst, inançlara ve farklılıklara saygılı davranmak. (ii)Alçakgönüllü, hoşgörülü ve yardımsever olmak. (iii)Öncelikleri dikkate alarak esnek, hızlı ve durumsal davranmak. (iv)Hata yapmaktan korkmamak, hatalardan ders almak, ama istişaresiz iş yapmamak. (Kurumsallaşmanın en önemli reçetesinin bu madde olduğunu düşünen Kavurmacı, bunun aile şirketlerinin temel düsturu olması gerektiğini de sözlerine ekledi.) (v)Duyguları dikkate almak, ancak bilimsel metotları ve objektif verileri kullanarak karar vermek. (vi) İşi kolaylaştırmak, hızlandırmak ve daha akıllı iş yapmak için teknolojiyi etkin kullanmak. (vii)İşlerin kişilere bağlı olmadan sürdürülebildiği, kurumsal bilginin üretildiği, geliştirildiği ve kurum hafızasına kazandırıldığı bir iş modelinde süreçleri ve sistemleri kurgulamak, yaşatmak ve yazılı hale getirmek. (viii)Müşteri, çalışan, hissedar ve tedarikçi odaklı olmak. (ix)Yasal ve etik kurallara uymak. (x)İşi ehline vermek. (xi)Mevcutla yetinmemek, ölçülebilir ve başarmaya değer hedefler koyarak sürekli iyileşmeyi ve geliştirmeyi hedeflemek. (xii)Konulan hedeflerde –zorluklar karşısında yılmadan ve mazeret üretmeden– inanıp, azmedip, işi başarıncaya kadar yüksek gayret göstermek. (xiii)Her zaman iyi niyeti ve önyargısız olarak pozitif düşünmeyi esas almak; sorunlara üçüncü kişiler ile değil, bizzat sorumluları ile görüşerek çözüm aramak. (xiv) Zamanı ve imkânları doğru ve etkin kullanmak, israf etmemek. (xv)Çalıştığı yeri sadece bir iş ortamı değil, bir yaşam ortamı olarak görmek; Aydınlı ailesinin bir üyesi olarak ülkesine ve insanlığa faydalı olmak.
Özetle, bu temel değerler üzerinde yükselen bir vakıf müessesesi olmayı hedeflediklerini söyleyen Kavurmacı, “Ailede, şirkette ve ülkede bugün yaşadığımız güzelliklerin devamını arzuluyorsak istişare, vifak ve ittifak tam tesis edilmelidir” dedi. “Başarı hikayeleri anlatan ve dinleyen değil, yazan kişiler olmalıyız” diyen Kavurmacı, bu asrın örnek hareketlerini kendi içimizden çıkarmamız, gözümüzü ufuklara dikip ulvi bir mefkure ile dopdolu olmamız gerektiğine vurgu yaptı.
SEMINARS
As the most traditonal activity of BISAV, the courses take place in every fall and spring of a year.
MORE INFO