Hatıralarla Yakın Tarih-15: Mahir İz, Yılların İzi

10 Temmuz 2009
Değerlendirme: C. Ersin Adıgüzel
 
Geçtiğimiz asırda kültür hayatımıza muhallet bir ‘iz’ bırakan üstatlardan biri Mahir İz’dir (1895-1974). Çok sayıda öğrenci yetiştiren Mahir İz, Yılların İzi adıyla neşredilen hatıratı ile sonraki nesillere yakın geçmişimizin farklı yönlerine ışık tutan eşsiz kıymette bir eser bırakmıştır.
Mahir İz, babasının kadı olarak görev yaptığı Midilli, Balıkesir, Isparta ve Medine’de oldukça hareketli bir çocukluk çağı geçirmiş; Milli Mücadele döneminde Ankara’da bulunmuş ve İlk Meclis’te zabıt kaleminde vazife alarak bu vazifesi esnasında Meclis’in aleni-gizli celseleri ile dönemin siyasî hadiselerine yakînen şahitlik etmiştir. Bu yönüyle hatırat, Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı döneme dair önemli bilgiler vermektedir. İz, İstanbul’da hocalık yaptığı esnada eczacılık tahsiline başlamışsa da, kendi ifadesiyle, “dilinin Latince bitki isimlerine dönmemesi” sebebiyle bu tahsili tamamlamayarak kimya tahsiline başlamış; fakat çeşitli sebeplerden dolayı bu eğitimi de yarım kalmıştır. Bundan sonra, yine yarım kalan hukuk tahsiline başlayan İz, nihayet Edebiyat Fakültesi’nden mezun olmuştur. Yaklaşık altmış yıllık memuriyet hayatının büyük bir kısmını öğrenci yetiştirmekle tezyin eden Mahir İz’in hatıratı, yakın dönem eğitim tarihimize ışık tutması açısından da fevkalade önemlidir.
Bununla birlikte İz’in hatıratının daha dikkate şayan yönü, yetiştiği ve yaşadığı dönemin kültür hayatına dair çok değerli malumat içermesidir. İz, oldukça kuvvetli bir dinî ve edebî eğitim almış, okul dışında çok sayıda özel hocadan dersler okumuş, Mehmed Akif ve Ömer Ferid Kam gibi dönemin önemli şahıslarıyla ortak hatıraları paylaşmıştır. İz, hatıratın girişindeki “Niçin Yazdım?” başlıklı kısımda, işte bu hususiyete işaret etmekte ve çevresindeki kişilerin teşvikleriyle hatıralarını yazmaya karar verdiğini ifade etmektedir.
İz’in hayatında bir şekilde yer etmiş kişileri hatıratında görmek mümkündür. Hocalarının ahlâk, hal, tavır ve hareketlerini anlatan İz, bunların kendi üzerindeki tesirlerinden bahsetmektedir. Bu kişiler arasında, kendisine veya cemiyete yardımı dokunan bir kişi varsa mutlaka şükran ve minnet hisleriyle onu yâd etmektedir.
Hatıratlar, bir yönüyle sahiplerinin iç dünyalarını aksettiren metinlerdir. İz’in hatıratının hemen her kısmında tevazu, hakşinaslık, samimiyet gibi faziletler okunmaktadır. Keskin cümleler kullanmaktan imtina eden İz, örneğin Tevfik Fikret hakkında “biz ölünün arkasından konuşmayız; işi Âdil-i Mutlak olan Cenab-ı Hakk’a havale ederiz” demektedir. Bir konu hakkında sert ifade kullanmak yerine, “tarih bu konuda hükmü verecektir” veya “… hükûmet ve devlet reisi bulunduğu zaman yaptığı icraatı tarihin tahlil ve tenkidine bırakıyorum” gibi ifadelerle hükmü vicdanlara bırakmıştır.
Edebiyattaki maharetinin hatıratın ilk cümlesinden son cümlesine kadar görülmesi, dönemin meşhur edip ve şairlerinin hatıratta en sık bahsedilen zümreyi teşkil etmesi, gerek kendisine gerekse diğer şairlere ait şiirlere sık sık yer verilmesi kendisinin ve hatıratının dikkat çekici vasıflarındandır. Mahir İz’in hatıratında yer alan şiirlerinden birine, “Tûf-i Şagaf” başlıklı şu gazel örnek olarak gösterilebilir:
Tûf-i Şagaf
Cân-fezâ timsâl-i ânsın dil-küşâ mehpâresin
Sen bütün eflâk-i hüsne şu’le-zen seyyâresin
Rûz-ı aşkın mihrisin leyl-i garâmın mâhısın
İnkişâf u inhisâf kaydındasın âvâresin
Çeşm ü ebrû hadd ü müjgân nâzik endâmınla sen
Ser-te-ser etfâl-i aşka nazlı bir gehvâresin
Ahterânın zîr ü bâlâsı seninle müstenir
Lem’a-i hurşîde sen ser-tâ-be-pâ fevvâresin
Câ-be-câ sûk-i melâhat meşher-i kâlâ-yı aşk
Sen de ol kâlâ-yı aşka bir müşa’şa’ hâresin
Gamze-i fettânının dil-hastesi ancak benim
Sen tabîbimsin ilâcımsın bana sen çâresin.
(İstanbul: İrfan Yayınevi 1975, s. 62)

EDITOR'S CHOICE

SEMINARS

As the most traditonal activity of BISAV, the courses take place in every fall and spring of a year.

MORE INFO


FOLLOW US

Add your e-mail address here to be informed about our programs (seminars, symposiums, panels, etc.).