Çin’de Son Dönem İnsan Hakları Meselesi

Yang Jiangli

18 Mart 2010
De­ğer­len­dir­me: Veysel Kurt
 
Çin­li mu­ha­lif Yang Ji­ang­li, “The Re­cent Hu­man Rights Is­su­es in Chi­na” baş­lık­lı su­nu­mu­nu üç baş­lık al­tın­da ger­çek­leş­tir­di: Ken­di ha­yat hi­kâ­ye­si­ni özet­le­di­ği bö­lüm­de, Çin hü­kü­me­ti­nin 1960’lar­da baş­la­yan ve 1970’le­rin or­ta­sı­na ka­dar de­vam eden Kül­tür Dev­ri­mi son­ra­sı po­li­ti­ka­la­rı­na da de­ğin­miş ol­du. İkin­ci bö­lüm­de ken­di­si­nin ak­tif rol oy­na­dı­ğı mu­ha­lif si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı­na de­ği­nen Ji­ang­li, oto­ri­ter Çin hü­kü­me­ti­ne kar­şı kur­duk­la­rı si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı­nı ve sun­duk­la­rı al­ter­na­tif po­li­ti­ka­la­rı özet­le­di. Üçün­cü kı­sım­da ise Çin’de­ki ge­nel du­ru­mu, Çin hü­kü­me­ti­nin iz­le­di­ği po­li­tik çiz­gi­nin in­san­lar üze­rin­de­ki et­ki­si­ni ve Çin’de­ki sos­yal grup­la­rın hü­kü­met ile iliş­ki­le­ri­ni özet­le­di.
Kül­tür Dev­ri­mi baş­la­ma­dan üç yıl ön­ce do­ğan Ji­ang­li, üni­ver­si­te ha­ya­tı bo­yun­ca Çin Ko­mü­nist Par­ti­sin­de gö­rev al­dı. Bu dö­nem­de­ki par­ti sek­re­te­ri­nin, açık zi­hin­li ol­ma­sı, ken­di­si gi­bi yüz­ler­ce genç en­te­lek­tüe­lin par­ti­ye ka­tı­lı­mı­nı sağ­la­dı. An­cak bu ka­tı­lım­la­rın par­ti­yi de­ğiş­tir­me­di­ği­ni, ak­si­ne, bir sü­re son­ra ken­di­le­ri­nin par­ti­ye ayak uy­dur­duğunu fark eden genç en­te­lek­tü­el­ler par­ti­den ay­rıl­ma­ya baş­la­dı. ABD’ye li­san­süs­tü eği­ti­mi için gi­den Ji­ang­li, bu­ra­da Çin ta­ri­hi ve ko­mü­nist Çin hü­kü­me­ti ile il­gi­li Çin’de iken hiç kar­şı­laş­ma­dı­ğı bil­gi­ler edi­nir ve si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı­na il­gi duy­ma­ya baş­lar. 1988’de Çin De­mok­ra­si Ha­re­ke­ti­ne ka­tı­lır ve bu or­ga­ni­zas­yo­nun üye­le­ri ile bir­lik­te 1989 Ba­ha­rın­da Tia­nan­men Mey­da­nı’nda­ki gös­te­ri­le­re ka­tıl­mak için Çin’e ge­lir. Par­ti­de­ki yoz­laş­ma­ya kar­şı ge­li­şen ve par­ti üye­le­ri­nin de yer al­dı­ğı bu gös­te­ri­le­rin 4 Tem­muz’da kan­lı olay­lar­la bit­me­si Ji­ang­li’nin Çin’de­ki in­san hak­la­rı ve de­mok­ra­si me­se­le­si ile çok da­ha faz­la il­gi­len­me­si­ne yol açar. Ken­di in­sa­nı­nı top­lu kat­li­am­dan ge­çi­ren bir ülkede, ABD vi­ze­si­ne sa­hip ol­mak, ken­di­si için bir şans­tı; çün­kü tu­tuk­lan­ma­dan ABD’ye ge­ri dö­ne­bil­di. ABD’de Çin’de­ki de­mok­ra­si ve in­san hak­la­rı me­se­le­leri için yo­ğun me­sai har­ca­yan Ji­ang­li, Tia­nan­men Mey­da­nı’nda kat­le­di­len genç­le­rin an­ne­le­ri­nin kur­du­ğu ve “Tia­nan­men Mey­da­nı An­ne­le­ri” ile “21. yüz­yıl için Çin” ola­rak ad­lan­dı­rı­lan bir si­vil top­lum ku­ru­luş­unda ak­tif rol al­dı. 2002’de Çin’in do­ğu­sun­da baş­la­yan iş­çi ha­re­ke­ti ile il­gi­li gö­rüş­me­ler yap­mak için Çin’e ge­lir an­cak tu­tuk­la­nır ve 2007’ye ka­dar ha­pis­te ka­lır. 2007’den son­ra ABD’ye dö­nen Ji­ang­li, Çin ile il­gi­li si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı­nı içe­ren “Yurt­taş Gü­cü” ad­lı şem­si­ye bir or­ga­ni­zas­yon ku­rar.
Ji­ang­li, su­nu­mu­nun ikin­ci baş­lı­ğın­da, or­ga­ni­zas­yon­la­rı­nın fa­ali­yet­le­ri­ni dört baş­lık al­tın­da özet­le­di.
(1) Çin’de De­mok­ra­si Ha­re­ke­ti: Bu ha­re­ket Çin’de de­mok­ra­tik yö­ne­tim için mü­ca­de­le eden ve şid­det­siz bir me­tot ter­cih eden bir ha­re­ket­tir. Baş­lı­ca fa­ali­yet­le­ri şid­det içer­me­yen pro­tes­to­lar dü­zen­le­mek ve hü­kü­me­tin oto­ri­ter yö­ne­ti­mi­ne kar­şı ka­muo­yu oluş­tur­mak­tır.
(2) Bir­leş­miş Ar­ka­daş­lık (Uni­ted Fri­end­ship): Bu te­ri­mi Çin Ko­mü­nist Par­ti­si’nden ödünç al­dık­la­rı­nı ifa­de eden Ji­ang­li, bu kap­sam­da Çin’de­ki fark­lı kül­tür ve ai­di­yet­le­re sa­hip et­nik ya da di­nî grup­la­rın ile­ti­şi­mi­ni sağ­la­ma­ya ça­lış­tık­la­rı­nı be­lirt­ti.
(3) Ulus­la­ra­ra­sı İliş­ki­ler: Bu kap­sam­da bir­çok ül­ke ile iş­bir­li­ği­ne git­tik­le­ri­ni ve bu ül­ke­ler­den yar­dım bek­le­dik­le­ri­ni ifa­de eden Ji­ang­li hiç­bir ül­ke­ye ba­ğım­lı ol­ma­dık­la­rı­nı ve yü­rüt­tük­le­ri ha­re­ket için hiç­bir ül­ke­ye da­yan­ma­dık­la­rı­nı özel­lik­le vur­gu­la­dı. Za­ten eko­no­mik ola­rak çok güç­lü olan Çin’e kar­şı ken­di­le­ri­ni açık­ça des­tek­le­ye­cek bir ül­ke ol­ma­ya­ca­ğı­nı ve bu bağ­lam­da en önem­li he­def­le­ri­nin ulus­la­ra­ra­sı ta­nı­nır­lık ol­du­ğu­nu be­lirt­ti.
(4) Araş­tır­ma Ge­liş­tir­me: Bu kap­sam­da, Çin hü­kü­me­ti­nin iz­le­di­ği po­li­ti­ka­la­ra al­ter­na­tif; fa­kat Çin hal­kı­na uy­gun po­li­ti­ka­lar ge­liş­tir­me­ye ça­lı­şan AR-GE, özerk böl­ge­le­rin du­rum­la­rı ile il­gi­li fark­lı de­re­ce­ler­de en­teg­ras­yon ya da fe­de­ras­yon for­mül­le­ri üret­me­ye ça­lış­mak­ta­dır.
Su­nu­mun üçün­cü ve son baş­lı­ğı al­tın­da Çin hü­kü­me­ti ve top­lum ya­pı­sı ile il­gi­li il­ginç bil­gi­ler ve­ren Ji­ang­li, 1989 kat­li­amı­nın in­san­la­rı po­li­tik de­ği­şim ko­nusun­da ümit­siz­leş­tir­di­ği­ni, kor­kut­tu­ğu­nu ve hal­kı apo­li­tik­leş­tir­di­ği­ni ifa­de et­ti. Kat­lia­mın et­ki­si ile ya­yı­lan kö­tüm­ser­lik, “her tür­lü ça­ba­nın umut­suz ol­du­ğu­nu ve do­la­yı­sıy­la po­li­tik de­ği­şi­mi sağ­la­ya­cak bir şey yap­ma­nın müm­kün ol­ma­dı­ğı” ka­nı­sı­nı in­san­la­rın bi­lin­ci­ne iş­le­di­ği­ni vur­gu­la­dı. “Bu dü­şün­ce­nin et­ki­si ile ay­dın­lar ve par­ti­nin bir­çok yet­ki­li­si dâ­hil ol­mak üze­re in­san­lar tüm ener­ji­le­ri­ni eko­no­mi­ye yö­nelt­ti. Hü­kü­met de 1996’da ya­yın­la­dı­ğı bir tü­zük­le dev­le­ti bir şir­ket gi­bi yö­net­me­ye baş­la­dı. Hü­kü­me­tin po­li­tik meş­rui­yet için iz­le­di­ği stra­te­ji­nin en önem­li par­ça­sı sü­rek­li gün­dem­de tu­tu­lan eko­no­mik bü­yü­me vur­gu­su­dur. Bu buz­da­ğı­nın gö­rü­nen kıs­mı­dır, hâl­bu­ki gö­rün­me­yen kıs­mın­da çok fark­lı bir Çin var. Ör­ne­ğin, hü­kü­me­tin el ko­ya­rak zen­gin­leş­ti­ği top­rak sa­hip­le­ri­nin mu­ha­tap ola­bi­le­cek­le­ri bir Çin yok. Ay­rı­ca eko­no­mik bü­yü­me­nin %70’ini kon­trol eden ke­sim Çin nü­fu­su­nun %0,4’ünü oluş­tu­ran elit ke­sim­dir. An­cak bu­nu bir­çok in­san gö­re­mi­yor; çün­kü ken­di­le­ri­ne su­nu­lan tek ol­gu sü­rek­li bü­yü­yen bir Çin! Elit ke­sim gi­bi or­ta sı­nıf da var­lı­ğı­nı mev­cut sis­te­min iş­le­yi­şi­ne da­yan­dır­mak­ta­dır. Nor­mal­de or­ta ke­sim, de­ği­şi­min ön­cü­sü ro­lün­de­dir ve po­li­tik bir dil ge­liş­ti­rir. An­cak bu du­rum Çin için söz ko­nu­su de­ğil. Top­lu­mun ge­ri ka­lan kıs­mı da za­ten ya ümit­siz ya da de­ği­şi­mi gün­de­mi­ne bi­le al­mı­yor.”
Su­nu­mun ge­ri ka­lan kıs­mın­da so­ru­la­rı ce­vap­lan­dı­ran Ji­ang­li, di­as­po­ra ve dı­şa­rı­da oku­yan öğ­ren­ci­le­rin de­ği­şim ko­nu­sun­da­ki ta­vır­la­rı­nın ne ol­du­ğuna dair bir so­ru­ya, dı­şa­rı­da oku­yup Çin’e dö­nen en­te­lek­tü­el­le­rin po­li­tik bir amaç güt­me­di­ği­ni, ko­lay­ca iş bul­duk­la­rı­nı ve iş dün­ya­sı­na he­men adap­te ol­duk­la­rı­nı ifa­de et­ti. Bir baş­ka so­ru da, po­li­tik de­ği­şim için ça­lı­şa­ma­yan hiç­bir ke­sim ol­ma­dı­ğı­na gö­re Çin’de­ki de­ği­şi­min na­sıl ola­ca­ğı­na iliş­kin­di. Ji­ang­li bu so­ru­ya cevaben 1997’de de­mok­ra­tik bir par­ti kur­mak için ha­re­ke­te ge­çen po­li­tik li­der­le­rin tü­mü­nün tu­tuk­lan­dı­ğı­nı, bu ta­rih­ten son­ra or­ga­ni­zas­yon­la­rın da­ğı­nık bir şe­kil­de de­vam et­ti­ği­ni; fa­kat he­nüz so­mut bir şey el­de ede­me­dik­le­rini söyledi. Ba­tı­lı ül­ke­le­rin, Çin’de­ki de­mok­ra­tik ta­lep­le­re na­sıl yak­laş­tık­la­rı ko­nu­sun­da­ki bir so­ru­yu da, pren­sip ola­rak des­tek­le­dik­le­ri­ni, an­cak Çin’in eko­no­mik gü­cü do­la­yı­sıy­la yap­tı­rım içe­ren her­han­gi bir ta­vır ala­ma­dık­la­rı­nı ifa­de ede­rek ce­vap­lan­dır­dı.

EDITOR'S CHOICE

SEMINARS

As the most traditonal activity of BISAV, the courses take place in every fall and spring of a year.

MORE INFO


FOLLOW US

Add your e-mail address here to be informed about our programs (seminars, symposiums, panels, etc.).