- ANA SAYFA
- YAYINLAR
- BÜLTEN ARŞİV
- SAYI 76 YIL: 2011
- Bilgi Toplumunda Teknoloji Yönetimi
Bilgi Toplumunda Teknoloji Yönetimi
Erkan Akdemir
2 Nisan 2011
Değerlendirme: Emel Öncel
“Etkin Yönetim Söyleşileri”nin on altıncısını, Avea Genel Müdürü Erkan Akdemir ile gerçekleştirdik.Telekom sektöründe politika oluşturma, regülasyonlar ve yönetim alanında derin bilgi birikimi ve deneyimi olan Akdemir, söyleşiye kariyerini anlatarak başladı.
Akdemir, 1986’da Hacettepe Üniversitesi Elektronik Mühendisliği’nde lisansını, Amerika’daki Colorado Üniversitesi’nde ise lisansüstü eğitimini tamamlamış. Türk Standartları Enstitüsü’nde iki yıl mühendislik yaptıktan sonra, yurtdışında interdisipliner bir program bulup burada yöneticilik eğitimi almış –ki Akdemir’e göre bu eğitim, bugün sahip olduğu farklı bakış açısının da temeli.
Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) Müs-
teşarlığı’nda uzman yardımcısı olarak göreve başlayan Akdemir, 2002-2005 yılları arasında DPT’de danışmanlık yapmış. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun kuruluşunda, 2000-2002 yılları arasında kurul kurucu üyeliği yaptıktan sonra, 2002’de Türk Telekom Yönetim Kurulu Başkanlığı’na geçmiş. “On beş yıllık çalışmanın sonucunda yönetici oldum ve hiç kariyer planlaması yapmadım” diyen Akdemir, kariyer planlamasının hayatında pek yerinin olmadığına dikkat çekti.
Türk Telekom’un o dönemlerde haberleşme sektöründe politika belirleyen, proje hazırlayıp onaylayan ve hükümete danışmanlık yapan bir birim olmasından hareketle Akdemir, telekom politikası belirleme ve regülasyon konusunda kendisini geliştirmiş. Bulunduğu alanı “niş alan” olarak tanımlayan Akdemir, bu alanda açık olduğunu vurguladı ve “Türkiye’nin en iyi regülasyoncuları arasında ilk üçe girebilirim” sözüyle bu alandaki iddiasını dile getirdi. Akdemir’in kariyer tecrübesini detaylı bir şekilde anlattığı söyleşisinde, niş bir alan bulup orada deneyim kazanmanın kişiyi alanında iddia sahibi yaptığı vurgusu hatırımızda kalan önemli bir husus oldu.
Hazine’ye bağlı çalışan bir şirket olan Türk Telekom’da üç sene Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüttükten sonra, Türkiye’nin en başarılı özelleştirmelerinden birine imza atarak kamu görevinden ayrılmış. On sekiz yıllık kamu hayatından sonra yabancı sermayeli Cisco System’in üç yılı aşkın bir süre genel müdürlüğü görevini icra eden Akdemir, küresel bir şirketin liderliğini yapmanın enteresan olduğuna dikkat çekti. Telekom’da gelişen kariyer tecrübesi ile Akdemir, 2009’da Avea ile yollarını birleştirmiş. Politika belirleme, düzenleyici tarafta yer alma, birleşmeler (Aria ve Aycell), Türk Telekom’un satılması ve kamu ile yabancı bir şirketin birleşmesi vakalarını tecrübe etmiş biri olarak Akdemir, Avea’ya farklı birikimlerle geçmiş.
Yaptığı işi “restoran işletmeciliği”ne benzeten Akdemir, ürün ve servisi sunup müşteriyi memnun etmeyi ve sadık müşteri potansiyelini arttırmayı hedeflediklerini ifade etti. “Biz teknoloji yönetmiyoruz, satış yapıyoruz” diyerek, satış işinin büyük zorluklarına rağmen hiçbir zaman ölmeyecek bir meslek olduğunu da sözlerine ekledi. Akdemir, telekom sektörünün, önce düzenleyici kurumu olan kamu tarafında kanun yapıcı olarak bulunmasının ve piyasada ilk olmanın getirdiği avantajla işin bütün karmaşasını ve çıkmazlarını bilmesinin, ardından özel sektöre geçip bu kanun hükümlerine tâbi bir şirkette talep eden tarafta yer almasının, yani her iki tarafın da düşünce yapısını kavramış olmasının, iş hayatında kendisine ve çalıştığı firmaya büyük artılar kattığını ifade etti.
Akdemir, telekom sektöründe hızla büyüyen şirketlerin, farklılaşan ve müşteriye yakınlaşan, yeni alanlar açabilen şirketler olduğunu, Avea olarak bu büyümeyi doğrudan satış noktaları, çağrı merkezleri, internet ve sosyal medya gibi müşteriye daha yakın ortamlarda bulunarak yapmaya çalıştıklarını belirtti.
Akdemir, yöneticiliğin istemekle gerçekleşmeyeceğini, sürekli çalışma ve odaklanma durumunda kendiliğinden geleceğini, bize kendi deneyimleriyle göstermiş oldu. Akdemir’e göre bir yönetici, her alana odaklanmamalı; fakat az da olsa her alanda, özellikle de satış, finans ve hukuk alanında bilgi sahibi olmalı ki bir sıkıntı hâlinde müdahale edebilsin. Mesela, hukuk bilgisine sahip olmalı ki işin mevzuatına göre hareket edebilsin. Yine bir muhasebeci kadar olmasa da firmanın rasyolarını okuyacak, finansal durum hakkında bilgi sahibi olacak kadar muhasebe bilgisi olmalı. Tabii ki şirketinin vizyonuna uygun strateji belirmeye yardımcı olmalı... Yönetim-liderlik konusuna değinen Akdemir, yönetimin makro ve mikro anlamda kilit noktasının satış ve pazarlama olduğunun altını çizdi. Tüketici talepleri değişken olduğundan, tektip bir lider modeli olamayacağını belirten Akdemir’e göre lider, müşterinin isteklerini karşılayan değil; ona yeni ihtiyaç alanları yaratan, müşteri davranışlarını yeniden şekillendirebilen, değiştirip dönüştüren kişidir.
Sonuç olarak, sürekli değişken bir yapıdaki teknoloji sektörünü yönetmek zor bir iş olduğundan, sektörün rekabet ve kaotik ortamı, sürekli olarak Ar-Ge çalışmalarını ve inovatif fikirleri teşvik etmekte. Bu çerçevede sektör liderliğini, bilgi ve teknolojinin harmanlandığı yeni alanları oluşturanlar kazanabilir.
2024 Güz Programı
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ