İslâmî İlimler 6 / Şâfiî’nin Kıyas Anlayışı

Soner Duman

20 Ekim 2009
De­ğer­len­dir­me: Mustafa Demiray
 
Dok­to­ra ça­lış­ma­sı­nı ve bu ça­lış­ma­nın kis­ve-i tab‘a bü­rün­müş hâ­li­ni (Şâ­fi­î’nin Kı­yas An­la­yı­şı, İSAM, İs­tan­bul 2009) il­gi­si yük­sek bir din­le­yi­ci top­lu­lu­ğu önün­de sun­mak­tan duy­du­ğu mem­nu­ni­ye­ti ifa­de ede­rek ko­nuş­ma­sı­na baş­la­yan So­ner Du­man, fı­kıh usû­lü­ne da­ir gü­nü­mü­ze ka­dar ula­şan ilk eser er-Ri­sâ­le’nin ya­nı­sı­ra ge­niş ha­cim­li bir fü­rû-ı fı­kıh ese­ri el-Ümm’ün de sa­hi­bi olan Şâ­fi­î’nin, ba­ğım­sız bir fı­kıh eko­lü­nün te­mel­le­ri­ni at­ma­nın öte­sin­de İs­lâm hu­kuk me­to­do­lo­ji­si üze­rin­de de de­rin et­ki­ler bı­ra­kan bir âlim ol­du­ğu­nu, ken­di­sin­den son­ra çe­şit­li ekol­le­re men­sup usûl­cü­le­rin şu ve­ya bu şe­kil­de Şâ­fi­î’nin gö­rüş­le­rin­den et­ki­len­dik­le­ri­ni ifa­de et­ti.
İs­lâm hu­kuk me­to­do­lo­ji­si­nin olu­şu­mun­da ve şe­kil­len­me­sin­de önem­li bir ro­le sa­hip olan Şâ­fi­î’nin ic­ti­had ve kı­yas kav­ram­la­rı­nı eş an­lam­lı ola­rak kul­lan­mış ol­ma­sı, fark­lı yo­rum­la­ra se­bep ol­muş­tur. Ki­mi İs­lâm hu­kuk­çu­la­rı ve araş­tır­ma­cı­lar Şâ­fi­î’nin rey ic­ti­ha­dı­nı kı­ya­sa in­dir­ge­ye­rek din­de in­san ak­lı­na ve­ri­len öne­mi sı­nır­lan­dır­dı­ğı­nı, kı­yas dı­şın­da rey ic­ti­ha­dı­nın kap­sa­mın­da bu­lu­nan is­tih­san, ıs­tıs­lah gi­bi pren­sip­le­ri dev­re dı­şı bı­rak­tı­ğı­nı söy­le­miş­ler­dir. Bu gö­rüş­te olan­la­ra gö­re Şâ­fiî kı­yas kav­ra­mı­nı, fı­kıh usû­lün­de bi­li­nen an­la­mıy­la kul­lan­mak­ta­dır. Bu­na kar­şı­lık ilk dö­nem­ler­den bu ya­na Şâ­fi­î’nin kı­yas kav­ra­mı­nı ıs­tıs­lah, is­tih­san gi­bi pren­sip­le­ri de kap­sa­ya­cak şe­kil­de kul­lan­dı­ğı­na da­ir ifa­de­le­re rast­la­mak müm­kün­dür. Za­ma­nı­mız­da İs­lâm hu­ku­ku üze­ri­ne ça­lış­ma ya­pan bir­çok araş­tır­ma­cı da Şâ­fi­î’nin kı­yas de­li­li­ni yal­nız­ca fı­kıh usû­lün­de­ki te­rim an­la­mıy­la kul­lan­ma­dı­ğı­nı, ki­mi za­man yo­rum fa­ali­ye­ti­ni de için­de ba­rın­dı­ra­cak bir bi­çim­de ıs­tıs­lah, hat­ta is­tih­san pren­si­bi­ne de yer ver­di­ği­ni be­lirt­mek­te­dir.
Du­man, Şâ­fi­î’nin kı­yas (ve ic­ti­had) kav­ra­mı ile ne­yi kas­tet­ti­ği­ni ve kı­yas de­li­li­ni na­sıl kul­lan­dı­ğı­nı yal­nız­ca er-Ri­sâ­le’de di­le ge­tir­di­ği ifa­de­ler­le açık­la­ma­nın sağ­lık­lı so­nuç­lar ver­me­ye­ce­ği­ni vur­gu­la­dı.
Şâ­fiî son­ra­sın­da olu­şan fı­kıh usû­lü li­te­ra­tü­rün­de kar­şı­la­şı­lan bir­çok me­to­do­lo­jik tar­tış­ma­nın, dok­trin sa­hip­le­ri­nin bel­li kav­ram­la­rı han­gi içe­rik­te kul­lan­dık­la­rı­nın tam ola­rak bi­li­ne­me­me­sin­den kay­nak­lan­dı­ğı­na işa­ret eden Du­man, hem Şâ­fi­î’nin usûl il­mi­nin olu­şu­mun­da­ki ba­şat ro­lü­nün hem de Şâ­fi­î’de ic­ti­had-kı­yas iliş­ki­si­nin al­tı­nı çiz­di.
Du­man, te­zin­de, kı­ya­sın yal­nız­ca teo­rik bo­yu­tu de­ğil; ay­nı za­man­da ör­nek­ler ba­zın­da uy­gu­la­ma­sı üze­rin­de de du­ra­rak, usûl ki­tap­la­rın­da kı­yas ko­nu­su­nun sa­yı­lı bir­kaç ör­ne­ğe has­re­dil­me­si­nin kı­ya­sın ve­rim­li­li­ği ko­nu­sun­da or­ta­ya çı­kar­dı­ğı te­red­düt ve tar­tış­ma­la­ra ışık tut­ma­ya ça­lış­tı­ğın ifa­de et­ti.
Eser­de ay­rı­ca usû­lün anah­tar kav­ram­la­rın­dan kı­ya­sın usû­le da­ir ilk eser­de ve ilk dö­nem uy­gu­la­ma­sın­da na­sıl an­la­şı­lıp al­gı­lan­dı­ğı or­ta­ya kon­ma­ya ça­lı­şıl­mış. Usûl il­mi­ne da­ir baş­ka kav­ram­lar hak­kın­da ya­pı­la­cak ben­zer ça­lış­ma­lar­la usûl­de yer alan anah­tar kav­ram­la­rın ta­rih­sel sü­reç içe­ri­sin­de ne gi­bi de­ği­şim­ler ge­çir­di­ği­ni or­ta­ya ko­na­bi­lir, ki bu ça­lış­ma­lar fı­kıh ve usûl mi­ra­sı­nın da­ha sağ­lık­lı an­la­şıl­ma­sı­na, kav­ram­la­rın ta­rih­sel sü­reç içe­ri­sin­de ken­di için­de ve baş­ka kav­ram­lar­la ben­zer­lik ve fark­lı­lık­la­rı­nın tes­pi­ti­ne yar­dım­cı ola­cak­tır.
Du­man’ın ça­lış­ma­sı­nın fark­lı şa­hıs ve ekol­le­rin kı­yas ko­nu­sun­da­ki yak­la­şım­la­rı ara­sın­da mu­ka­ye­se­ler yap­ma im­kâ­nı için bir ze­min teş­kil et­ti­ği de söy­le­ne­bi­lir.
Şâ­fi­î’den ön­ce­ki dö­nem­de baş­la­yan ve pek çok müc­te­hi­din sa­mi­mi gay­ret­le­ri ile bü­yük bir iv­me ka­za­nan usûl il­mi­nin, onun ba­şa­rı­lı ça­lış­ma­la­rı so­nu­cun­da ne­ti­ce ver­di­ği­ni, baş­ta er-Ri­sâ­le ol­mak üze­re eser­le­ri­nin fı­kıh öğ­ren­me­ye ve bu yol­da iler­le­me­ye ta­lip olan­lar için vaz­ge­çil­mez bir kay­nak teş­kil et­ti­ği­ni söy­le­yen Du­man, Şâ­fi­î’nin kı­yas­la il­gi­li açık­la­ma ve uy­gu­la­ma­la­rı­nın, di­nin de­ğer­le­ri­ni özüm­se­miş bir ak­lın va­hiy­le iliş­ki­si­ni or­ta­ya koy­ma­sı ve din­de akıl-na­kil, rey-ri­va­yet den­ge­si­nin na­sıl sağ­la­na­ca­ğı­na da­ir can­lı bir ör­nek teş­kil et­me­si açı­sın­dan son de­re­ce önem­li ol­du­ğu­na vur­gu yap­tı. Du­man, ça­lış­ma­la­rı so­nu­cun­da Şâ­fi­î’nin bu den­ge­yi ba­şa­rı­lı bir şe­kil­de kur­du­ğu ne­ti­ce­si­ne ulaş­tı­ğı­nı ifa­de ede­rek su­nu­mu­nu bi­tir­di.

EDİTÖRDEN

2024 Güz Programı

Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.

DETAYLI BİLGİ


BİZİ TAKİP EDİN

Vakfımızın düzenlediği programlardan (seminer, sempozyum, panel, vs.) haberdar olmak için e-posta adresinizi bırakabilirsiniz.