- ANA SAYFA
- YAYINLAR
- BÜLTEN ARŞİV
- SAYI 69 YIL: 2009
- Bülten'den
Bülten'den
Âlimin ölümü, âlemin ölümüdür. Kıymetini bilemediğimiz ne çok güzel insan var. 2009 Şubatının 22’sinde Turgut Cansever hocamızı kaybettik. Kendisini geç tanıdık, erken kaybettik…
Bir ömür hak bildiği yolda tek başına gitmeye çalıştı. Kalbini temiz tuttu, dik durdu ve ağır adımlarla ilerledi! Gerisine karışmayacak kadar mütevekkil ve mütevazıydı.
20. yüzyılın ve makine medeniyetinin bütün acımasızlığına şahitlik etti. Değişmez denilen ölçülerin, umdelerin alt üst olduğu, hızın, acelenin baş tacı edildiği bir asırda ısrarla insan adımının hızını savundu. Küçük, basit, yalın ve güzel olanı şiar edinmesi bundandı.
Hiç kimse Türk modernleşme tecrübesinin acılığını onun kadar derinden hissetmedi. Türk modernleşmesinin kabalığı, hantallığı, pragmatizmi ve aceleciğine karşın, birkaç mısranın verdiği ilhamla bir ev inşa edecek kadar yüksek bir ferasete sahipti:
Bir taraf bahçe, bir tarafta dere
Gel uzan sevgilim benimle yere
Suyu yakuta döndüren bu hazân
Bizi gark eyliyor düşüncelere…
Gel uzan sevgilim benimle yere
Suyu yakuta döndüren bu hazân
Bizi gark eyliyor düşüncelere…
Ağa Han Mimarlık Ödülü alan Ertegün Evi, Haşim’in bu incelikli dizelerine çok şey borçludur.
Cansever, Haşim’i çok severdi. Sıklıkla şiirlerini mırıldanırdı.
Bu vesileyle mola sayfalarımızda Cansever’in çok sevdiği üç Ahmet Haşim şiirini bulacaksınız.
Ruhları şad olsun.
Hayırda kalın!
2024 Güz Programı
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ