- ANA SAYFA
- YAYINLAR
- BÜLTEN ARŞİV
- SAYI 69 YIL: 2009
- Çocuk Dergiciliği: Çocuğun mu var, dergin var!
Çocuk Dergiciliği: Çocuğun mu var, dergin var!
Nihat Vuran
5 Şubat 2009
Değerlendirme: Ayşenur Gönen
Sanat Araştırmaları Merkezi Kırkambar programının Şubat ayı konuklarından biri Ebe Sobe, Okyanus ve İsim Şehir dergilerinin Genel Yayın Yönetmeni Nihat Vuran idi. Çocuk yayıncılığının açmazları, bu alanda yayıncılık yapmanın zorlukları ve ülkemizde çocuk yayıncılığının dünü, bugünü ve yarınını konuşmak üzere davet edilen Vuran, kendi yayıncılık geçmişi ve çocuk yayıncılığına geçiş hikâyesiyle sunumuna başladı.
Program alışılmış durumun aksine, ülkemizde çocuk yayıncılığının gelişim serüveniyle ilgili katılımcı sorularıyla birlikte enformatik bir sohbet havasında sürdü. “Türkiye’de çocuk yayıncılığı ile ne tip eğitimlerden geçmiş, hangi alanlardan insanlar uğraşıyor? Bu alanda yeteri kadar yetişmiş insan var mı? Çocuk yayıncılığını kim denetler?” gibi sorular etrafında şekillenen oturum, zaman zaman Vuran’ın çocuk yayıncılığı ile ilgili tecrübelerini paylaştığı serbest çağrışımlı bir sunuma dönüştü. Türkiye’de bu işle ilgilenen yazar-çizerlerin ve sivil toplum örgütlerinin çalışmalarından da örnekler veren Vuran, bu hususta üzerlerine düşeni yerine getirmek için gerekli gördükleri durumlarda tavır geliştirmeye çalıştıklarından ve alanla ilgilenen herkesin eleştirel tavır takınarak gönüllü denetçi olmaları gerektiğinden söz etti. Okyanus dergisinin kötü örnekler karşısında tavır alma noktasında üzerine düşeni yapmaya çalıştığının altını çizen Vuran, bilhassa iyi örnekleri yaymaya ve kötü örnekleri dikkate almamaya özen göstererek bu görevlerini yerine getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Katılımcıların sorularını cevaplayarak konuşmasını sürdüren Vuran’ın sunumunu şu sorular etrafında başlıklandırmak mümkün:
• Çocuk dergiciliğinin yayıncılık serüveni Türkiye’de ne şekilde gelişmiştir? Beslendiği kaynaklar nelerdir ve sponsorları kimlerdir?
• Çocuk dergilerinin muhatabı çocuklar mıdır, ebeveynler mi?
• Son yıllarda Türkiye’de çocuk yayıncılığı ne gibi bir gelişme kat etti? Bu tür yayınlar yapan kaç yayınevi ve dergi var? Bunların kaçta kaçı müstakil olarak çocuk yayıncılığı yapmaktadır?
• Ebe-Sobe’nin yayıncılık macerası ve başarı hikâyesinin gerisindeki etkenler nelerdir?
• Türkiye’de bağımsız çocuk yayını yapmanın zorlukları nelerdir?
• Çocuklardan gelen şiir ve fotoğrafların yayınlanmasının yeni kabiliyetlerin ortaya çıkmasına katkısı oluyor mu?
• Türkiye’de çocuk yayıncılığının yine bu alanda yapılan panel, festival, atölyeler gibi faaliyetlerle etkileşimi nasıldır?
Bu ve benzeri sorular etrafında gelişen oturum çocuk yayınlarının geleceğine yönelik açılım ve gelişim temennileriyle noktalandı.
2024 Güz Programı
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ