- ANA SAYFA
- YAYINLAR
- BÜLTEN ARŞİV
- SAYI 59 YIL: 2005
- The Canonization of Al-Bukhari and Muslim
The Canonization of Al-Bukhari and Muslim
Jonathan Brown
MAMTezgâhtakiler
13 Eylül 2005
Değerlendirme: Zahit Atçıl
Medeniyet Araştırmaları Merkezi’nin ayda bir düzenlediği Tezgâhtakiler programının Eylül ayındaki konuğu Jonathan Brown idi. 2000 yılında George Town Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun olan Brown 2001’de Kahire’ye Arapça öğrenmeye gitti. Daha sonra Chicago Üniversitesi Yakındoğu Dilleri ve Medeniyetleri Bölümü’nde doktora programına başladı ve şu an Buhari ve Müslim üzerine hazırladığı doktora tezini 2006 yılında tamamlayacaktır. Lisans yıllarında Müslüman olan Jonathan Brown 2004 yılında da hacca gitti. Brown’un Arab Studies Quarterly, Journal of Islamic Studies ve Muslim World gibi uluslararası dergilerde çeşitli makaleleri yayımlandı. Brown konuşmasında ilk önce kanonu tanımladı sonra da Buharî ve Müslim hadis külliyatlarının (Sahihayn) nasıl kanon (standard kaynak eser) olduğunu anlattı.
Eski Yunancada ölçme cetveli (measuring stick) anlamına gelen ve Hıristiyanlıkta “dosdoğru yol” (sırat-ı müstakîm) veya “yetkin eserler serisi” olarak kullanılan kanonun edebî, hukukî ve kutsal kanonlar şeklinde çeşitleri vardır. Jonathan Brown entelektüel tarihte kullanıldığı anlamda kanonu üç unsurun kesişimi olarak tanımlar: eser (text), yetkinlik (authority) ve toplumsal özdeşleşme (communal identification). Yetkin bir eserin kanon olması için toplumun belli ihtiyaçlarına cevap vermesi ve toplumca kabul görmesi çok önemlidir.
Buharî ve Müslim kendi çağlarında diğer hadisçiler arasında öne çıkmış kimseler olmayıp, zaman zaman metodolojik eleştirilerle de karşılaşmışlardı. Hatta Buharî, Mesleme b. Kasım tarafından hırsızlık ile suçlanmıştır. Sahihayn’ın sahip olduğu özellik ise ilk defa sadece sahih hadisleri bir kitapta toplamış oldukları iddiasıdır. Fakat Ehl-i hadis bu durumun Ehl-i rey tarafından hadislere karşı kullanılması tehlikesinden dolayı Sahihayn’a kuşku ile bakmıştır.
Sahihayn’ın kanon olması Jonathan Brown’un “uzun dördüncü yüzyıl” dediği hicri 270-450 yıllarını kapsayan dönemde gerçekleşmiştir. Bu dönemde Buharî ve Müslim ile aynı güvenilirlikte isnad silsilesine sahip olduğu iddiasında olan müstahrac ve Buharî ve Müslim’in Sahihayn’a dahil etmesi gerektiği düşünülen başka sahih hadislerin de var olduğundan bahseden ilzamat literatürleri oluşmaya başlamıştır. Dolayısıyla Sahihayn üzerine konuşulmaya başlanmış ve bu eserlerin otoritesi tanınmıştır. Hicrî 5. yüzyıla gelindiğinde Sahihayn’ın hadis konusunda epistemolojik olarak en çok güvenilen eserler olduğu konusunda bir icma olduğunu iddia eden Jonathan Brown, mezheplerin kendi aralarındaki fıkhî tartışmalarda Sahihayn’a atıfta bulunarak ortak bir tartışma zemini bulduklarını belirtmektedir. Böylelikle toplumdaki problemlerin çözümü hususunda Sahihayn çok önemli bir işleve sahip olmuştur. Bu gelişmeler sonucunda Sahihayn hadis ilminde herkesin gözünde bir ölçü birimi olmuştur.
Konuşma katılımcıların soruları ve Jonathan Brown’un bu sorulara verdiği cevaplarla sona erdi.
2024 Güz Programı
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ