Türkiye Mimarlığı: Türkiye’de Konut Kültürünün Değişimi

İhsan Bilgin

20 Ocak 2010
De­ğer­len­dir­me: Kübra Turangil
 
Tür­ki­ye’de “Mo­dern­leş­me Sü­re­cin­de Ko­nut ve Yer­leş­me Kül­tü­rü” de­nil­di­ğin­de aka­de­mik sa­ha­da ak­la ilk ge­len isim İs­tan­bul Bil­gi Üni­ver­si­te­si Mi­ma­ri Ta­sa­rım Yük­sek Li­sans Prog­ram Ko­or­di­na­tö­rü Prof. Dr. İh­san Bil­gin’dir. Bu çer­çe­ve­de “Tür­ki­ye’de Ko­nut Kül­tü­rü­nün De­ği­şi­mi” baş­lı­ğıy­la bir su­num ger­çek­leş­ti­ren Bil­gin, genç­li­ğin­den iti­ba­ren öze­lik­le “Mo­dern­leş­me Sü­re­cin­de İmar Ta­ri­hi” ala­nın­da ça­lış­ma­lar ya­par­ken, ki­şi­nin ya­şa­dı­ğı coğ­raf­ya, şe­hir ve çev­re­nin son de­re­ce önem­li ol­du­ğu bi­lin­ciy­le ve sa­de­ce ken­di bu­lun­du­ğu nok­ta­ya is­ti­nat eden bir pers­pek­tif­ten bak­ma­nın ha­ta­lı ol­du­ğu­nun ayır­tı­na va­ra­rak, ko­nu­yu ge­nel mo­dern­leş­me ta­ri­hi içe­ri­sin­de kar­şı­laş­tır­ma­lı bir pers­pek­tif­ten ele al­ma­ya özen gös­ter­di­ği­ni di­le ge­tir­di.
Bu doğ­rul­tu­da, ça­lış­ma­la­rı­nı, işin ev­ren­sel yö­nü ve ka­no­nik mi­mar­lık ile ano­nim mi­mar­lık iliş­ki­si bağ­la­mın­da iki önem­li ko­la ayı­ran ve yak­la­şık otuz yıl­dır özel­lik­le bu iki kol­da yo­ğun­laş­tı­ğı­nı ifa­de eden Bil­gin, ko­nut kül­tü­rü­nün bu çer­çe­ve­de önem­li bir yer tut­tu­ğu­na vur­gu yap­tı ve kri­tik bir nok­ta olan “apart­man fe­no­me­ni” doğ­rul­tu­sun­da söz­le­ri­ni ay­rın­tı­lan­dır­dı:
Kent­ler­de ko­nut de­ni­len ya­pı çe­şi­di tüm ya­pı­lar içe­ri­sin­de yak­la­şık ola­rak %85’lik bir ora­na sa­hip­tir. Ko­nut­lar, bir an­lam­da, şeh­rin omur­ga­sı­nı oluş­tu­ran ya­pı­lar ve ko­nut kül­tü­rü üze­rin­den bir de­ğer­len­dir­me yap­mak, ken­tin DNA’sı­nı an­la­mak­la eş­de­ğerdir. Bu hu­sus­ta­ki kri­tik nok­ta ise, mo­dern­leş­me sü­re­cin­de hem gün­de­lik ya­şa­mı­mı­zın hem de ya­pı do­ku­su­nun na­sıl de­ğiş­ti­ği bağ­la­mın­da işa­ret edil­me­si ge­re­ken apart­man fe­no­me­ni­dir. Apart­man de­ni­len fe­no­me­nin Ba­tı­lı ol­du­ğu ka­bu­lü bir ya­nıl­sa­ma­dan iba­ret­tir. Apart­man ol­gu­su içi boş bir ol­gu ol­mak­la be­ra­ber Ba­tı­lı, Do­ğu­lu, Ku­zey­li ve­ya Gü­ney­li de­ğil de her­han­gi bir ye­re ait ol­ma­yan, ay­nı za­man­da da, her ye­re ait olan bir özel­li­ğe sa­hip­tir. Apart­man ol­gu­su­ ilk ola­rak, An­tik Ro­ma’da, dün­ya­nın ilk bü­yük met­ro­po­lü olan Bü­yük Ro­ma’da or­ta­ya çık­mış­tır; zi­ra Ro­ma’da­ki in­su­la­e de­ni­len ya­pı şek­li bu­gün­kü apart­man mo­de­li­ne en ya­kın ya­pı sti­li­dir. Bir­kaç yüz­yıl son­ra Bü­yük Ro­ma’nın çö­kü­şüy­le be­ra­ber or­ta­dan kay­bo­lan mo­de­lin on ye­din­ci yüz­yıl son­la­rı, on se­ki­zin­ci yüz­yıl ba­şı Pa­ris’in­de apart­man şek­lin­de zu­hur et­ti­ği gö­rül­mek­te­dir.
19. yüz­yıl son­ra­sın­da Av­ru­pa’da mo­dern­le­şen bü­tün şe­hir­ler­de ve geç mo­dern­leş­me sü­re­cin­de bi­zim kül­tü­rü­müz­de de or­ta­ya çı­kan apart­man fe­no­me­ni­nin bağ­lı ol­du­ğu iki önem­li pa­ra­met­re var­dır; bun­lar [i] aşı­rı, ani ge­li­şen nü­fus yo­ğun­laş­ma­sı ve [ii] spe­kü­las­yon, ya­ni ar­sa­nın ye­ri do­la­yı­sıy­la eko­no­mik de­ğer ka­zan­ma­sı­dır. Bu iki pa­ra­met­re bir ara­ya gel­di­ğin­de kül­tür, inanç ve ya­pı­la­ge­len alış­kan­lık­lar ne olur­sa ol­sun apart­man­laş­ma­nın do­ğal sü­reç içe­ri­sin­de or­ta­ya çık­tı­ğı gö­rül­mek­te­dir. Apart­ma­nın iki önem­li özel­li­ği de [i] sa­de­ce ba­rın­ma­ya ait bir ya­pı ol­ma­sı ve [ii] fark­lı ba­rın­ma bi­rim­le­ri­ni bir­leş­tir­me­si­dir. Tür­ki­ye’de 19. yüz­yıl son­la­rın­dan iti­ba­ren ön­ce­lik­le İs­tan­bul’da Be­yoğ­lu, Pe­ra, Teş­vi­ki­ye, Ka­dı­köy semt­le­rin­de in­şa edi­len apart­man­la­rın sa­yı­sı 1910 yı­lın­da 300 iken; Türk top­lu­mu, ge­çir­di­ği si­ya­sî ge­liş­me­ler bir ya­na, top­lum­sal açı­dan çok önem­li bir de­ği­şim sü­re­ci ya­şa­ma­dı­ğı hâl­de elek­tri­fi­kas­yo­na ge­çiş­le 1920 yı­lın­da apart­man sa­yı­sı 1.300’e ulaş­mış­tır. İler­le­yen sü­reç­te top­ra­ğın bir eko­no­mik de­ğer ola­rak yer de­ğiş­tir­me­ye baş­la­ma­sı ve kent­ler­de nü­fu­sun yo­ğun­laş­ma­sıy­la be­ra­ber 1950’ler­den son­ra apart­man­laş­ma sü­re­ci, hız­lı bir iv­me ka­zan­mış­tır.
Mo­dern­leş­me sü­re­ciy­le be­ra­ber tüm dün­ya­da yay­gın­la­şan çe­kir­dek ai­le mo­de­li ve bu­nun bir ge­ti­ri­si ola­rak kent­ler­de­ki apart­man­laş­ma sü­re­ci, tek tip­le­şen ya­şam alan­la­rı­nı da be­ra­be­rin­de ge­tir­miş­tir. Oda­lar ve ko­ri­dor­dan olu­şan plan ti­pi, ya­pı içe­ri­sin­de ban­yo, tu­va­let, mut­fak gi­bi me­kân­la­rın iç­te ka­lan ka­ran­lık alan­la­ra yer­leş­ti­ril­me­si gi­bi alış­kan­lık­la­rın her­han­gi bir kül­tü­rün, her­han­gi bir geç­mi­şin uzan­tı­sı ol­mak­sı­zın tüm dün­ya şe­hir­le­rin­de ay­nı sü­reç­te or­ta­ya çık­ma­sı ve ka­bul gör­me­si, dik­ka­te de­ğer bir baş­ka un­sur­dur. Ay­rı­ca, bu sü­re­ce mü­da­hil olan in­san­la­rın ken­di­le­rin­den ön­ce­ki ku­şak­la­rın hiç tec­rü­be et­me­di­ği bir ya­şam bi­çi­mi­ne bir kaç on yıl içe­ri­sin­de hiç sor­gu­la­mak­sı­zın uyum sağ­la­ma­la­rı da ol­duk­ça il­gi çe­ki­ci­dir. Dün­ya kon­jonk­tü­rün­de 1970’le­rin son­la­rı ve 1980’le­rin baş­la­rın­da yay­gın­la­şan post­mo­der­nizm ha­re­ket­le­ri­nin 1990’la­ra ge­lin­di­ğin­de mi­ma­rî sa­ha­da ye­ni­den mo­der­nist ha­re­ke­tin sa­de­li­ği­ne öy­kün­dü­ğü; 1980 son­ra­sı ge­li­şen post­for­dizm­le be­ra­ber tek tip­le­şen ya­şam alan­la­rı­nın do­ğur­du­ğu sı­kın­tı­la­rın ser­best plan­lı, ki­şi­ye özel ta­sa­rım­lar­la, zevk­siz­leş­tir­me­den, ma­li­yet­le­rin art­ma­ma­sı­na özen gös­te­ri­le­rek, üs­te­lik ay­nı si­te içe­ri­sin­de fark­lı ya­şam alan­la­rı­nın in­şa­sı ile aşıl­ma­ya ça­lı­şıl­dı­ğı gö­rül­mek­te­dir. Gü­nü­mü­ze ge­lin­di­ğin­dey­se Ams­ter­dam ve Lon­dra’da­ki ör­nek­ler­den yo­la çı­kı­la­rak öz­gün ve iş­lev­sel ye­ni ya­şam alan­la­rı­nın uy­gu­la­na­bi­lir­li­ği­ne da­ir dik­ka­te de­ğer ör­nek­ler gör­mek müm­kün­dür.
Ya­şa­dı­ğı­mız dö­nem­de, özel­lik­le yer­leş­me kül­tü­rü içe­ri­sin­de mo­dern ve ge­le­nek­sel kli­şe­le­rin dı­şı­na çı­ka­rak, ye­ni bir du­ruş ser­gi­le­mek ge­rek­ti­ği­ne ina­nan İh­san Bil­gin, or­ta­la­ma mi­mar­lık kül­tü­rü bağ­la­mın­da mo­dern mi­mar­lık ta­ri­hi­ne hâ­kim ola­rak, ken­di iç di­na­mik­le­ri­ni iyi bil­me­nin ge­rek­li­li­ği­ne; iş­lev­sel prob­lem­le­re çö­züm üre­tir­ken öz­gün de ola­bi­len da­ha eko­no­mik, da­ha faz­la gö­ze hi­tap eden, da­ha ya­şa­nı­la­sı ya­pı­lar in­şa ede­bil­mek için ge­le­ne­ği ve kül­tü­rel alt­ya­pı­yı da yad­sı­ma­dan bu­gü­ne odak­lan­ma­nın öne­mi­ne da­ir dü­şün­ce­le­ri­ni biz­ler­le pay­laş­tı.

خيار المحررين

SEMINARS

As the most traditonal activity of BISAV, the courses take place in every fall and spring of a year.

MORE INFO


تابعنا

الاشتراك في النشرة الإخبارية لدينا لتلقي الأخبار والتحديثات.