Türkiye Mimarlığı: Çırağın Rüştünü İspatının Aracı Olarak Bir Yarışma: Zübeyde Hanım Kültür Merkezi

Emine Öğün, Mehmet Öğün

24 Mart 2010
De­ğer­len­dir­me: Kübra Turangil             
 
“Mi­ma­ri Dü­şün­ce­ler” se­ri­sinin be­şin­ci prog­ra­mın­da, geç­ti­ği­miz se­ne Şu­bat ayın­da kay­bet­ti­ği­miz Bil­ge Mi­mar Tur­gut Can­se­ver eko­lün­den iki de­ğer­li is­mi; Emi­ne&Meh­met Öğün çif­ti­ni ağır­la­dık. 1977 yı­lın­dan bu ya­na ve­ri­len Ağa Han Mi­mar­lık Ödü­lü’ne (An­ka­ra’da­ki Türk Ta­rih Ku­ru­mu Bi­na­sı, Bod­rum’da­ki Ah­met Er­te­gün Evi ve De­mir Tu­rizm Komp­lek­si ile) üç kez lâ­yık gö­rü­len tek mi­mar ün­va­nı­na sa­hip Can­se­ver ho­ca­nın rah­le-i ted­ri­sin­den geç­me­nin ne den­li kıy­met­li ol­du­ğu­nun bi­lin­ciyle mi­ma­ri sa­ha­da ça­lış­ma­la­rı­na de­vam eden çift; İz­mir Kar­şı­ya­ka Be­le­di­ye­si’nin 1994 yı­lın­da dü­zen­le­di­ği ulu­sal-tek aşa­ma­lı pro­je ya­rış­ma­sın­da bi­rin­ci­lik ödü­lü­nü ka­zan­dık­la­rı “Zü­bey­de Ha­nım Kül­tür Mer­ke­zi” pro­je­si­ni biz­ler için de­ğer­len­dir­di.
Öğün çif­ti, 1979 yı­lın­dan bu ya­na Can­se­ver Ho­ca nez­din­de us­ta-çı­rak iliş­ki­si içe­ri­sin­de yer al­dık­la­rı pro­je geç­miş­le­rin­den bah­se­der­ken; ilk ola­rak İs­tan­bul Be­le­di­ye­si Ata­köy Kül­tür Ti­ca­ret Mer­ke­zi ile baş­la­yan mi­ma­ri se­rü­ven­le­ri­nin de­va­mın­da­ ge­le­nek­sel ya­pı sti­li­ni ye­ni­den can­lan­dır­ma­ya yö­ne­lik Si­vas Ka­le­ar­dı Ma­hal­le­si Pro­je­si; Ber­ga­ma Kül­tür ve Ti­ca­ret Mer­ke­zi; ni­te­lik­li bir ah­şap re­kons­trük­si­yon ve res­to­ras­yon ör­ne­ği teş­kil eden Kan­dil­li’de­ki Ha­san Ço­la­koğ­lu Ya­lı­sı (Ha­di­bey Ya­lı­sı); Ömer Kur­ra Da­vet­li Pro­je Ya­rış­ma­sı; Ava­nos Ka­ya Ote­li; An­tal­ya’da Ka­ra­kaş Ca­mi­i; Tur­gut Bey’in son ta­sa­rım­la­rın­dan bi­ri olan Ka­dır­ga’da­ki Re­cep Se­fer Evi Res­to­ras­yo­nu; De­mir Ta­til Kö­yü; Bey­rut’ta Kır­sal Yer­le­şim Ta­sa­rı­mı; Mer­sin’de Ak­de­niz Kül­tür Mer­ke­zi, Su Al­tı Ar­ke­olo­ji Ens­ti­tü­sü gi­bi pek çok pro­je ile mi­ma­ri sa­ha­da Tur­gut Can­se­ver’in tec­rü­be­le­rin­den ya­rar­la­na­rak ge­liş­me­nin ay­rı­ca­lı­ğı­na sa­hip ola­bil­me şan­sı­na eriş­tik­le­ri­ni ifa­de et­ti­ler.
Meh­met Öğün’e gö­re “mi­ma­ri ne­dir?” so­ru­su­nu en doğ­ru ve net şe­kil­de “mi­ma­ri me­kân­dır” ce­va­bıy­la özet­le­mek müm­kün. Me­kân­sa ha­ya­tın ta ken­di­si ol­ma özel­li­ği­ne sa­hip bir ba­kı­ma. İn­san me­kâ­nın için­de var­lı­ğı kav­rar hâ­le gel­mek­te­dir, me­kân­da fi­zi­kî ih­ti­yaç­la­rı­nı gi­der­mek ya­nın­da sos­yal­le­şir ve bir var­lık ola­rak, eş­ref-i mah­lûk ola­rak me­kâ­nı ge­liş­ti­rip gü­zel­leş­ti­re­rek va­rol­ma hak­kı­nı el­de eder. Oy­sa Ba­tı’dan ak­ta­rı­lan kon­for­miz­min ra­hat ya­şam­lar sun­ma ga­ye­si; ısı ve ses ya­lı­tım­lı, asan­sör­lü me­kân­lar üret­me­nin yay­gın­laş­ma­sı; me­kâ­nı ya­lı­tır­ken be­ra­be­rin­de in­sa­nı da ya­lıt­mak; ya­şa­mı ko­lay­laş­tı­rır­ken in­sa­nı ta­ma­men edil­gen bir hâ­le ge­tir­mek gi­bi pek çok za­fi­ye­ti de be­ra­be­rin­de ge­tir­miş­tir. Mo­dern dün­ya­nın be­ra­be­rin­de ge­tir­di­ği “er­go­no­mik ya­şam” tar­zı sos­yal­leş­me­yi en­gel­le­yen izo­le me­kân­la­rı da­ya­tır­ken, ha­ya­tı far­kın­da­lık için­de ya­şa­ya­ca­ğı­mız fi­zi­kî çev­re­ler mey­da­na ge­tir­me­yi amaç­la­yan Si­vas Ka­le­ar­dı Ma­hal­le­si Pro­je­si gi­bi ör­nek­ler önem ka­zan­mak­ta­dır.
Emi­ne Öğün, Zü­bey­de Ha­nım Kül­tür Mer­ke­zi pro­je­si­ni de­ğer­len­di­rir­ken mal­ze­me, ih­ti­yaç­lar, fonk­si­yon­la­rın kar­şı­lan­ma­sı, bi­re­yin psi­ko­lo­jik hâl­le­ri, id­rak dü­ze­yi­nin ör­güt­len­me­si mev­zu­la­rın­da yo­ğun­laş­tık­la­rı­nı ve id­rak dü­ze­yi­ni ör­güt­ler­ken de dik­te edi­ci, baş­tan her şe­yi be­lir­le­yi­ci de­ğil de si­met­ri­le­ri ol­ma­dan, ko­lay­ca ek­ler ala­bi­le­cek in­san öl­çek­li ye­ni me­ka­niz­ma­lar üret­me­ye ça­lış­tık­la­rı­nı; kü­çük boş­luk­lar, kü­çük ara ge­çiş­ler ve he­men son­ra­sın­da bü­yük ge­çiş­ler uy­gu­la­dık­la­rı­nı; bü­yük­le kü­çü­ğün far­kın­da­lı­ğı­nın ya­ra­tıl­ma­sı ve be­ra­be­rin­de var­lı­ğın çe­şit­li­li­ği­ni yan­sı­tan me­kân­lar or­ta­ya ko­ya­bil­me­nin, çok­lu­ğu bi­ra­ra­ya ge­ti­re­bil­me­nin öne­mi gi­bi bir çok et­ke­ni göz önü­ne ala­rak ad­di­tif kü­mü­la­tif de­ni­len par­ça­lı bü­tün­lük­ler­den olu­şan pro­je bi­çi­mi­ni ter­cih et­tik­le­ri­ni di­le ge­tir­di. Böy­le bir ta­sa­rım yap­tı­ğı­nız­da ta­sa­rı­mın ken­di­si tek ba­şı­na bir bü­tün­lü­ğü da­yat­ma­dı­ğı için; -ger­çek bü­tün­lük za­ten için­de ya­şa­dı­ğı­mız var­lı­ğın ta­ma­mı­dır çün­kü- var­lı­ğın çe­şit­li­li­ği için­de bir kül­li­yat oluş­tur­du­ğun­dan iler­le­yen dö­nem­ler­de de­ği­şen ih­ti­yaç­la­ra bi­na­en bir kıs­mı­nı ek­sil­te­bil­me se­çe­ne­ği­ne ya da ak­sak­lık gör­dü­ğü­nüz nok­ta­da mü­da­ha­le ede­bil­me şan­sı­na sa­hip ola­bil­di­ği­ni­zi ve bu pro­je­de çok­lu­ğun bir ara­da­lı­ğı­nı ger­çek­leş­ti­re­bil­mek ga­ye­siy­le Es­ki İz­mir’in mer­ke­zin­de ol­du­ğu gi­bi med­re­se, han, ker­van­sa­ray­lar­dan olu­şan o gi­rift ya­pı­yı bir ke­re da­ha vü­cu­da ge­ti­re­bil­me dü­şün­ce­sin­de ol­duk­la­rı­nı ifa­de et­ti.
Meh­met Öğün, Zü­bey­de Ha­nım Kül­tür Mer­ke­zi pro­je ya­rış­ma­sı­na ka­tı­lan alt­mış al­tı pro­je ara­sın­da çok fark­lı bir yer­de du­ran ta­sa­rım­la­rı­nı di­ğer­le­rin­den ayı­ran en be­lir­gin özel­lik­ler­den bah­se­der­ken; di­ğer ta­sa­rım­lar­da gö­rü­len or­tak ga­ye­nin yek­pa­re bir kit­le ve onu ör­ten dev sa­çak­lar ve bu kit­le­nin ken­di plas­ti­ğiy­le şe­hir­li­le­re bir me­saj ver­me­si, içe­ri­de­ki iş­ler­li­ği­nin üst dü­zey­de çö­zül­me­si şar­tıy­la kül­tür mer­ke­zi fonk­si­yon­la­rı­nın ifa edil­me­si ol­du­ğu­nu di­le ge­tir­di. Öğün, “Biz ise fonk­si­yon­la­rın bir­bir­le­rin­den fark­lı­laş­tı­ğı her un­su­ru ay­rı bir var­lık hü­vi­ye­ti­ne bü­rün­dü­re­rek, on­la­rın bir­lik­te­li­ği ile şe­hir­li­le­rin bi­na­la­rın için­de ol­ma­dık­la­rı za­man­lar­da da re­fe­rans nok­ta­la­rı ola­rak ya­şam­la­rı­na dâ­hil ola­bi­le­cek, sa­de­ce içiy­le de­ğil dı­şıy­la da va­ro­la­bi­len, in­san öl­çe­ğin­de, se­vim­li ama hü­vi­yet­le­ri ba­kı­mın­dan da fark­lı­la­şan bir ta­sa­rım ola­rak her gi­diş­le­rin­de fark­lı bir yö­nü­nü keş­fe­de­cek­le­ri bir zen­gin­lik sun­mak is­te­dik” di­ye­rek ta­sa­rım sü­re­cin­de­ki dü­şün­ce­le­ri­ni ifa­de et­ti.
Emi­ne&Meh­met Öğün çif­ti, genç mi­mar­la­rın ken­di­le­ri­ni ifa­de ede­bil­me ve ye­te­nek­le­ri­ni keş­fe­dip gös­te­re­bil­me­nin bir ve­si­le­si ola­rak de­ğer­len­di­ri­len mi­ma­ri pro­je ya­rış­ma­la­rı­nın mev­cut du­rum içe­ri­sin­de ne­re­dey­se tek fır­sat ol­du­ğu­nun ve ye­ni im­kân­lar el­de ede­bil­mek adı­na son de­re­ce önem ar­zet­ti­ği­nin al­tı­nı çiz­di.
 

EDİTÖRDEN

SEMİNERLER

Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.

DETAYLI BİLGİ


BİZİ TAKİP EDİN

Vakfımızın düzenlediği programlardan (seminer, sempozyum, panel, vs.) haberdar olmak için e-posta adresinizi bırakabilirsiniz.