Türkiye Mimarlığı Türkiye’de Koruma Kavramının Gelişimi ve Otantiklik

Ahmet Ersen

27 Mayıs 2010
De­ğer­len­dir­me: Feyza Köse
 
İs­tan­bul Tek­nik Üni­ver­si­te­si Mi­mar­lık Fa­kül­te­si Res­to­ras­yon Bö­lü­mü ho­ca­la­rın­dan Prof. Dr. Ah­met Er­sen, ko­ru­ma ve res­to­ras­yo­nun or­ta­ya çı­kı­şı­nı ve bi­lim­sel bir di­sip­lin ola­rak ge­li­şim sü­re­ci­ni, Tür­ki­ye’de tar­tış­ma­lı bir alan olan ko­ru­ma ala­nın­da­ki tec­rü­be­le­ri üze­rin­den de­ğer­len­dir­di.
Ah­met Er­sen ko­nuş­ma­sın­da ön­ce­lik­le otan­tik­lik kav­ra­mı­nın ve bu kav­ra­mın mi­ma­rî ko­ru­ma­da na­sıl bir an­lam ta­şı­dı­ğı­nın üze­rin­de dur­du. Ar­dın­dan ko­ru­ma dü­şün­ce­si­nin 19. yüz­yıl Av­ru­pa’sın­da na­sıl or­ta­ya çı­kıp ge­liş­ti­ği­ni, han­gi sü­reç­ler­le ol­gun­la­şıp bi­lim­sel ko­ru­ma di­sip­li­ni­ne ulaş­tı­ğı­nı ve Tür­ki­ye’de na­sıl yer bul­du­ğu­nu, ta­ri­hî çev­re üze­rin­de na­sıl bir et­ki­ye sa­hip ol­du­ğu­nu 1869-1996 yıl­la­rı ara­sın­da­ki dö­nem ara­lı­ğın­da de­ğer­len­dir­di.
Gü­nü­müz ko­ru­ma di­sip­li­nin­de te­mel an­la­yı­şın otan­ti­ği ko­ru­ma ol­du­ğu­nu vur­gu­la­yan Er­sen otan­ti­ğin ke­li­me an­la­mı­nı ger­çek, dü­rüst; sah­te, ikin­ci üre­tim ya­hut rep­li­ka ol­ma­yan şek­lin­de açık­la­dı. Otan­tik­lik kav­ra­mı­nın mi­ma­rî ko­ru­ma­da­ki uy­gu­la­ma­la­ra yan­sı­ma­sı­nın 1960’lar­dan son­ra baş­la­dı­ğı­nı ve 1990’lar­da bel­li bir nok­ta­ya gel­di­ği­ni ak­tar­dı. Otan­tik­li­ğin ko­run­ma­sı­nı, bir şe­yin, ta­şı­dı­ğı de­ğe­rin ar­ka­sın­da­ki so­yut kül­tür­le bir­lik­te, ya­ni inanç­la­rı ve fel­se­fe­siy­le bü­tün ola­rak ko­run­ma­sı şek­lin­de açık­la­yan Er­sen, ta­şı­nır ob­je­ler­de otan­tik­li­ğin çok net ol­ma­sı­na kar­şın, mi­ma­ri­de da­ha be­lir­siz ol­du­ğu­nu vur­gu­la­dı. Ya­pı­la­rın za­man için­de iş­lev de­ği­şik­li­ği­ne uğ­ra­ya­bi­le­ce­ği­ni ve çe­şit­li ta­mir­ler ge­çi­re­bi­le­ce­ği­ni, bu açı­dan ya­pı­la­rın ge­çir­di­ği çe­şit­li ev­re­le­rin de ta­rih­sel otan­tik­lik kav­ra­mı­nın bir par­ça­sı ola­rak ori­ji­nal ka­bul edil­di­ği­ni açık­la­dı.
Ko­nuş­ma­sı­nın ikin­ci bö­lü­mün­de Er­sen res­to­ras­yon dü­şün­ce­si­nin Av­ru­pa’da ilk de­fa 19. yüz­yı­lın or­ta­la­rın­da be­lir­me­ye baş­la­dı­ğı­nı, bu sü­reç­te en önem­li fak­tö­rün Sa­na­yi Dev­ri­mi ve son­ra­sın­da ge­li­şen sü­reç­ler ol­du­ğu­nu açık­la­dı. Bu bağ­lam­da, res­to­ras­yon dü­şün­ce­si­nin or­ta­ya çı­kı­şın­da­ki di­ğer önem­li fak­tör­ler şun­lar­dır: Sa­na­yi Dev­ri­mi ile ye­ni ya­pı mal­ze­me­le­ri ve ya­pı tip­le­ri­nin or­ta­ya çı­kı­şı; kent­ler­de­ki nü­fus ar­tı­şıy­la ye­ni ko­nut tip­le­ri­nin ya­pı­lı­şı; mo­tor­lu ta­şıt tra­fi­ği ile ye­ni yol­la­rın açıl­ma­sı ve Fran­sız Dev­ri­miy­le bur­ju­va­zi­nin aris­tok­ra­si­ye düş­man­lı­ğı se­be­biy­le onu tem­sil eden anıt ve ya­pı­la­rı tah­rip et­me­si. Bun­dan ön­ce­ki dö­nem­le­re ait ya­pı­lar­da­ki ta­mir­le­rin ve ye­ni ek­le­rin dö­ne­min mi­ma­rî üs­lup­la­rı ile ya­pıl­dı­ğı­nı söy­le­yen Er­sen, 19. yüz­yı­la ge­lin­di­ğin­de üs­lup­la­rın çö­zül­me­si, mal­ze­me mor­fo­lo­ji­sin­de­ki de­ği­şim­ler, ye­ni ya­pı tek­nik­le­ri­nin or­ta­ya çı­kı­şı ve mo­dern mi­ma­ri­ye ge­çi­şin er­ken san­cı­la­rı gi­bi se­bep­le­rin sü­re­ge­len iş­le­yi­şi de­ğiş­tir­di­ği be­lirt­ti. Tüm bu fak­tör­le­rin o za­ma­na ka­dar va­rol­ma­yan ko­ru­ma ve res­to­ras­yon dü­şün­ce­si­ni or­ta­ya çı­kart­tı­ğı­nı, Fran­sa’da Vi­ol­let le Duc is­mi­nin bu alan­da­ki ye­ni yak­la­şı­mıy­la öne çık­tı­ğı­nı söy­le­yen Er­sen, Vi­ol­let le Duc’ün ay­nı za­man­da Fran­sız mer­ke­zî ulus-devleti­nin ida­re­si ve des­te­ği al­tın­da yap­tı­ğı uy­gu­la­ma­lar­la bu alan­da ön­cü ol­du­ğu­nu ifa­de et­ti. Duc’ün dü­şün­ce­si­ne gö­re “res­to­ras­yon ko­ru­mak ve onar­mak de­ğil ya­pı­yı hiç­bir za­man va­rol­ma­dı­ğı ka­dar bir bü­tün­lük için­de sun­mak­tır” di­yen Er­sen’e gö­re bu dü­şün­ce Av­ru­pa’da da et­ki­li bir bi­çim­de ya­yı­lır; fa­kat bu an­la­yış ya­pı­la­rı öz­gün hâl­le­rin­den fark­lı­laş­tı­rır. Er­sen, za­man için­de ya­pı­la­rı tah­rif eden res­to­ras­yon an­la­yı­şı­na da tep­ki­ler doğ­du­ğu­nu, bu alan­da en önem­li mu­ha­lif is­min mo­dern ko­ru­ma ku­ra­mı­nın ön­cü­sü olan İs­koç kö­ken­li John Rus­kin ol­du­ğu­nu açık­la­dı. Fran­sa’da do­ğan bu res­to­ras­yon an­la­yı­şı­na cid­di eleş­ti­ri­ler ge­ti­ren Rus­kin, Er­sen’in ifa­de­le­ri­ne gö­re tek­nik ola­rak bir şey söy­le­me­se de il­ke­sel ola­rak or­ta­ya koy­du­ğu dü­şün­ce­le­riy­le önem­li oran­da ka­bul gör­müş­tür. Di­ğer ta­raf­tan 20. yüz­yıl­da mo­dern res­to­ras­yon ku­ra­mı­nın doğ­du­ğu ye­rin İtal­ya ol­du­ğu­nu söy­le­yen Er­sen’e göre, İtal­ya’nın eko­no­mik güç­süz­lü­ğün­den do­la­yı bu tar­tış­ma­la­rı ge­ri­den ta­kip et­mesi, ona bu avan­ta­jı sağ­la­mıştır. Bu iki zıt dü­şün­ce­nin sen­te­zi olan bi­lim­sel res­to­ras­yo­nun il­ke­le­ri 1930’lar­da İtal­ya’da or­ta­ya kon­muş­tur. İkin­ci Dün­ya Sa­va­şı sı­ra­sın­da Av­ru­pa’da ya­şa­na tah­ri­ba­ta kar­şı ay­dın­lar, bi­lim adam­la­rı ve sa­nat­çı­lar UNES­CO al­tın­da top­la­na­rak anıt­la­rın ko­run­ma­sı için IC­CROM ku­rar­lar, 1964 Ve­ne­dik Top­lan­tı­sı ve Ve­ne­dik Tü­zü­ğü mo­dern res­to­ras­yon ku­ra­mı­nın te­mel il­ke­le­ri­ni ta­nım­lar. Ve­ne­dik Top­lan­tı­sı’ndan son­ra ku­ru­lan di­ğer bir si­vil top­lum ör­gü­tü olan ICO­MOS “Dün­ya Kül­tür Mi­ras”ı kav­ra­mı­nı or­ta­ya çı­kar­tır. Er­sen, bu sü­reç­le­ri ko­ru­ma ku­ra­mı­nın ol­gun­laş­ma­sın­da önem­li aşa­ma­lar ola­rak açık­lar­ken, ay­rı­ca “Dün­ya Kül­tür Mi­ra­sı” kav­ra­mı­nın in­san­lık ta­ri­hi­nin ta­nım­lan­ma­sı ba­kı­mın­dan öne çı­kan önem­li anıt­lar ve sit­le­rin öz­gün ve otan­tik bir şe­kil­de ko­run­ma­sı il­ke­si­ni kap­sa­ma­sı açı­sın­dan çok önem­li ol­du­ğu­nu vur­gu­la­dı.
Er­sen, biz­de ko­ru­ma dü­şün­ce­si­nin or­ta­ya çı­kı­şı ve yer­leş­me­sin­de et­ki­li olan ya­sal ge­liş­me­le­rin kro­no­lo­ji­si­ni de açık­la­ya­rak ko­nuş­ma­sı­na de­vam et­ti ve ya­sal sü­reç­le­re kar­şın ta­ri­hî çev­re­nin ko­ru­na­ma­ma­sı, top­lum için­de ko­ru­ma bi­lin­ci ve du­yar­lı­lı­ğı­nın ye­ter­siz­li­ği gi­bi me­se­le­ler üze­rin­de dur­du. Bu du­ru­mu, 1923’ten son­ra­ki dö­nem­de cum­hu­ri­yet­le bir­lik­te si­ya­sî, top­lum­sal ve kül­tü­rel de­ği­şi­min çev­re­ye ba­kı­şı da et­ki­le­miştir. Er­sen, bir yan­dan Os­man­lı Dev­le­ti’nin ya­rat­tı­ğı fi­zik­sel çev­re için­de ya­şar­ken di­ğer ta­raf­tan onun kül­tü­rel mi­ra­sı­nı red­de­de­rek in­şa edi­len ye­ni re­ji­min ya­rat­tı­ğı ye­ni an­la­yı­şın ta­ri­hî çev­re­nin tah­ri­ba­tı­nın al­tın­da ya­tan en te­mel se­bep ol­du­ğu­nu açık­la­dı. Ah­met Er­sen, son ola­rak ar­tık kü­re­sel­leş­me ve ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­ler yo­luy­la Tür­ki­ye’nin de ev­ren­sel or­tak ka­bul­le­rin için­de yer al­dı­ğı­nı, ko­ru­ma il­ke­le­rin­de­ki ge­liş­me­le­ri res­mi­yet­te dün­ya ile pa­ra­lel ka­bul et­ti­ği­ni söy­ledi. Bu kabulün ta­ri­hî çev­re­nin ko­run­ma­sın­da ye­te­rin­ce et­ki­li ola­ma­ma­sı­nı da mo­dern­leş­me ile top­lum­da mey­da­na ge­len zi­hin­sel dö­nü­şüm­le ya­şa­nan kül­tü­rel ko­puş kar­şı­sın­da ko­ru­ma ve res­to­ras­yon il­ke­le­ri­nin iş­ler­lik ka­za­na­ma­ma­sına bağladı.

EDİTÖRDEN

2024 Güz Programı

Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.

DETAYLI BİLGİ


BİZİ TAKİP EDİN

Vakfımızın düzenlediği programlardan (seminer, sempozyum, panel, vs.) haberdar olmak için e-posta adresinizi bırakabilirsiniz.