- ANA SAYFA
- ARAŞTIRMA MERKEZLERİ
- TAM
- YAYINLAR
- NOTLAR
TAM YAYINLAR
14 - Osmanlı Siyaset Geleneği ve Avrupa’da Doğu Sorunu
10 Kasım 2008 Pazartesi
Osmanlı Siyaset Geleneği ve Avrupa’da Doğu Sorunu, 2008, 72 s.
Notlar serisinin ondördüncüsü Türkiye Araştırmaları Merkezi tarafından "Osmanlı Siyaset Geleneği ve Avrupa’da Doğu Sorunu" başlığı ile yayınlandı.
OSMANLI SİYASET GELENEĞİ
ve
AVRUPA’DA DOĞU SORUNU
Eylül 2005
Sunum
Hüseyin Yılmaz
Hazırlayan
Zahit Atçıl
Redaksiyon
Serhat Aslaner
Sunuş
Osmanlı tarihinin genellikle ihmal edilen bir alanı olan düşünce tarihine, artık tarihçiler tarafından hakettiği şekilde ilgi duyulmaya başlandı. Son yıllara kadar genel olarak Osmanlı düşünce tarihi özel olarak da Osmanlı siyasi düşüncesi tarihi ya katı bir özcülükle İslam düşünce tarihine yeni bir katkı yapmadığı şeklinde veya düşüncenin sosyo-ekonomik şartların bir ürünü olduğu fikrinden hareketle özel olarak ilgilenilmesi gereken bir alan olarak düşünülmüyordu. Ancak 1980’li yıllarda alevlenen hem Osmanlıların kökeni tartışması hem de Osmanlı tarihinin dönemlendirilmesi meselesi, tarihçileri dönemin entellektüel düşüncesi ile yeni bir diyaloga götürdü. Böylelikle, Osmanlı düşünce tarihi ve Osmanlı siyasi düşüncesi tarih çalışmalarında ilgi duyulan bir alan oldu.
Bu kitapçıkta, 2005 yılında Harvard Üniversitesi’nde “The Sultan and the Sultanate: Envisioning Rulership in the Age of Suleyman the Lawgiver (1520-1566) [Sultan ve Saltanat: Kanuni Sultan Süleyman Döneminde İktidar Tasavvuru] başlıklı tez ile doktorasını bitiren Hüseyin Yılmaz’ın Bilim ve Sanat Vakfı’nda Osmanlı siyasi düşüncesi ve kültürü üzerine yapmış olduğu üç konuşmanın çözümünü yeniden düzenleyerek sunuyoruz.
Hüseyin Yılmaz 2 Eylül 2005’teki birinci konuşmasında genel olarak Osmanlı siyasi düşüncesinin oluşum safhalarını anlattı. Osmanlı siyasi düşüncesi denildiğinde ne anlamak gerekir? Osmanlı’da siyaset üzerine ne tür eserler yazılmıştır? Müelliflerin siyaset eseri yazma konusunda ne gibi saikleri vardır? İçerik olarak Osmanlı siyasi düşüncesi ne gibi bir dönüşüm geçirmiştir? Bu eserlere göre sultan ve iktidar nasıl algılanıyordu? Bu sorulara genel hatlarıyla cevap bulabileceğimiz konuşmada, Yılmaz kendi çalışmalarından hareketle özgün çıkarımlarda bulunmaktadır.
Yılmaz’ın ikinci konuşması 9 Eylül 2005’te Tanzimat öncesi Osmanlı’da anayasalcılık meselesi üzerineydi. Her ne kadar anayasalcılık Batı tarihin üretmiş olduğu siyasi bir kavram olmasına rağmen, Yılmaz yöneticinin otoritesinin sınırlanması anlamında anayasalcılığın Osmanlı için de kullanılabileceğini düşünerek Osmanlı siyasi kültüründe siyasi gücün sınırlanması mekanizmalarını ortaya koymaya çalışmaktadır.
16 Eylül 2005’teki üçüncü konuşma ise Şark Meselesi ve Osmanlı İmparatorluğu bağlamında Modern Ortadoğu’nun oluşu meselesi üzerineydi. Hüseyin Yılmaz, çoğunlukla işaret ettiği anlam bakımından herkesçe bilindiği varsayılan ‘Şark Meselesi,’ ‘Ortadoğu,’ ‘Yakındoğu’ gibi kavramların tarih içinde geçirdiği dönüşümleri göstererek bu kavramları açıklamaya çalışmaktadır.
Bu kitapçık ile Türkiye Araştırmaları Merkezi, hem Osmanlı siyasi düşünce tarihi çalışmalarına hem de tarihi gerçekliği tasavvur etme çabasına yardımcı olmayı hedeflemektedir.
2024 Güz Programı
Vakıf faaliyetlerinin en gelenekseli olan seminerler, her yıl güz ve bahar dönemlerinde gerçekleşiyor.
DETAYLI BİLGİ